30 Kasım 2010 Salı

Merail'e...

Ah be canım arkadaşım... Ben sana demedim mi gel bu hüzünlü, eski şehrin kıymetini bil diye... Canım benim, seni çok ama çok iyi anlıyorum hem de kafama vurula vurula... Hadi ben mecburiyetten arşınladım bu yolları, ya sen? Gel dönelim herşeyin kıymetinin bilindiği kubbelerin gölgesine!

Sevgili arkadaşım (ruhtaşım) Merail'in blogundan bir alıntı: "ulasimizinin ilerleyecegine gerilemis olmasina, bir cok insanin yuzunde huzun, mutsuzluk gormeye, ezilmelerine, kadinlarin kendi haklarini aramayislarina, bunu yanindaki erkekten bekleyislerine, hakkini ariyan kadini, kendini savununa, kendi adina konusan kadinin tuhaf karsilanmasindan, gelecegimiz olan cocuklarin gelismeyislerine ailelerin duyarsizliklarini, cocuklarinin hakki icin mucadale vermeyislerini, halen yetersiz gelisen cocuklar, insanlarimizin cevresindeki insani dusunmeden insani olmayan gudulerle savas icinde yolda gidisleri ve bu yuzden hic abartmadan bir saatte beynimin zonklamasina, insanlarin yuksek sesle konusmalarina, catik kaslarla yanimda...."

Ne de güzel tercüman olmuş Haziran'dan bu yana hissettiklerime... Seni hakeden bir şehirde olman dileğinle arkadaşım...

Merail'in yazısının devamı için bir TIK!

1 yorum:

MeRaiL dedi ki...

Guzel yazin icin, benim icin en onemliside beni anladigin icin cok ama cok tesekur ederim Seden'cim..

sana mail'le donecegim. ;)
opuyorum ve sarildim. :)